“Her 5 kişiden 1’inde işitme kaybı var”

“`html

3 Mart Dünya Kulak ve İşitme Günü’nde İşitme Sağlığına Vurgu

3 Mart Dünya Kulak ve İşitme Günü, ‘Hayat Duyunca Güzel’ adlı sosyal farkındalık kampanyası ile işitme sağlığı konusunda önemli mesajlar verildi. Uzmanlar ve sivil toplum kuruluşları, işitme kaybının yalnızca doğuştan veya yaşa bağlı olarak ortaya çıkan bir sorun olmadığını, her yaş döneminde karşılaşılabileceğini belirterek, bu konuda zaman kaybetmeden işitme testi yaptırmanın gerekliliğini vurguladılar. Türkiye Odyologlar ve Konuşma Bozuklukları Uzmanları Derneği (TOKSUD) Başkanı Prof. Dr. Meral Didem Türkyılmaz ile Türk Kulak Burun Boğaz ve Baş Boyun Cerrahisi Derneği (Türk KBB-BBC) Genel Sekreteri Prof. Dr. Özgür Yiğit, işitme kaybının zihinsel işlevler üzerindeki olumsuz etkileri sebebiyle demans gibi hastalıklara zemin hazırlayabileceğini ifade etti. Dünya Sağlık Örgütü’nün (DSÖ) raporlarına göre, günümüzde 1.5 milyar insan sağlıklı bir şekilde duymamaktadır. Her 5 kişiden 1’inin işitme kaybı yaşadığı tahmin edilmektedir; bu oranın 2050 yılına kadar 4’te 1’e çıkması bekleniyor ve 2.5 milyar insan işitme kaybıyla karşılaşacak.

Dünya Sağlık Örgütü’ne göre, işitme kaybı dünya genelinde yaygın bir sorundur; her 5 kişiden 1’inin bu sorunla mücadele ettiği ve 2050 yılı itibarıyla bu sayının 2.5 milyara çıkması öngörülmektedir. Prof. Dr. Meral Didem Türkyılmaz ve Prof. Dr. Özgür Yiğit, 3 Mart Dünya Kulak ve İşitme Günü dolayısıyla kamuoyunu bilinçlendirmek amacıyla önemli açıklamalarda bulundular. İşitme kaybına dair toplumsal farkındalık yaratmak ve vatandaşların muayene olmasını teşvik etmek için İstanbul’daki Taksim tramvay duraklarına uyarıcı ilanlar yerleştirildi. ‘Hayat Duyunca Güzel’ mottosu ile bu sosyal kampanya hayata geçirildi.

İşitme Sağlığı Zihinsel İşlevleri Etkiliyor

İşitme kaybının sosyal izolasyona yol açarak zihinsel işlevleri olumsuz etkileyebileceğine değinen Prof. Dr. Özgür Yiğit, “Dünya Sağlık Örgütü’nün verilerine göre, günümüzde 1.5 milyar insan sağlıklı bir şekilde duymuyor. Her 5 kişiden 1’inin işitme kaybı var ve bu oran 2050’de 4’te 1’e çıkabilir,” dedi. Prof. Dr. Yiğit, “İşitme, iletişim ve sosyal etkileşim açısından hayati bir işlevdir. Yeni doğan bir bebeğin işitme kaybı ile dünyaya gelmesi, konuşmayı öğrenme ve çevresini algılama yetisini önemli ölçüde etkiler. Türkiye’de her 1000 doğumdan 2 veya 3’ü işitme kaybı ile gerçekleşiyor. Yılda ortalama 1 milyon doğum gerçekleşiyor; bu, yaklaşık 3 bin bebeğin işitme kaybıyla dünyaya gelmesi anlamına geliyor. Ancak işitme kaybı, daha sonraki yaşlarda da gelişebilir. Okul çağındaki çocuklarda da işitme kaybı riski mevcuttur. Bu nedenle erken tanı için okul döneminde taramalar yapılması kritik öneme sahiptir,” şeklinde açıklamalarda bulundu.

75 Yaş Üstünde İşitme Kaybı Görülme Oranı Yüksek

Sadece çocuklar değil, erişkinlerde de işitme kayıplarının zihinsel fonksiyonlar üzerindeki etkisi büyüktür. Prof. Dr. Yiğit, “Erişkin bireyler genellikle işitme kaybının farkındadır; bu nedenle yaşlı bireyler için tarama önemlidir. Bilinmelidir ki yaşla birlikte iç kulak da yaşlanır ve işitme kaybı riski artar. 65 yaş üzerindeki her 3 kişiden biri, 75 yaşından sonra ise her 2 kişiden birinde işitme kaybı görülebiliyor. Dünya Sağlık Örgütü’ne göre, şu an 1,5 milyar insan işitme kaybı yaşıyor ve bu durum hem yaşlanma hem de yüksek sesle müzik dinleme gibi faktörlerden kaynaklanıyor. Toplumun bu konuda bilinçlendirilmesi büyük önem taşıyor,” diye ekledi.

Tedavi Edilmezse Demans Riski Artabilir

Son yıllarda yapılan araştırmalar, işitme kaybının zamanında tedavi edilmemesi durumunda yalnızlık, sosyal izolasyon ve demans gibi rahatsızlıkların daha sık görüldüğünü göstermektedir. Prof. Dr. Yiğit, işitme sağlığının demans gibi hastalıkların önlenmesinde önemli bir rol oynadığını belirterek, “2050 yılı itibarıyla her 4 kişiden 1’inin işitme kaybı yaşaması bekleniyor. Eğer bu konuda farkındalık oluşturup önleyici adımlar atarsak, korkutucu görünen bu sorunun önüne geçebiliriz,” ifadelerini kullandı.

Çocuklarda İşitme Kaybına Dikkat!

Prof. Dr. Meral Didem Türkyılmaz ise işitme sağlığının yalnızca kulakla sınırlı kalmadığını, dinleme, yürüyüş, denge gibi birçok yaşam alanını etkilediğini söyledi. Yapılan araştırmalar, tespit edilmeyen işitme kayıplarının, tespit edilenlerden çok daha fazla olduğunu gösteriyor. Bu konuda dikkate alınması gereken bazı belirtiler şunlardır:

  • Karşınızdakini duyamamak veya tekrar ettirmek isteme.
  • Gürültülü ortamlarda sesin kaynağını ayırt edememek.
  • Uzun yönergeleri takip edememek.
  • Şiir tekrarlayamama, özellikle çocuklarda önemli bir işaret.
  • Müzik dinleme problemleri veya sürekli baş ağrısı.
  • Gün sonunda aşırı yorgunluk hissi.

Eğer bu belirtileri yaşıyorsanız, vakit kaybetmeden bir uzmana danışmalısınız. Kulak burun boğaz (KBB) uzmanları muayene gerçekleştirirken, odyologlar işitme testini yaparak gerekli teşhisler koyacaktır.

Düzenli İşitme Testleri Şart!

Prof. Dr. Türkyılmaz, düzenli işitme testlerinin yapılmasının önemine değindi ve sözlerini şu şekilde sürdürdü:

“Gerekli görüldüğünde işitme testleri günümüzde birçok yerde uygulanıyor. Ancak özellikle huzurevlerinde yaşayan bireylerin taranması gerektiğini vurgulamak isterim. Bu kişilerin demans, Parkinson, Alzheimer gibi hastalıklara yakalanma riski sağlıklı yaşlı bireylere göre çok daha fazladır. Bu nedenle öncelikle huzurevlerinde işitme testlerinin yapılması, daha sonra sağlıklı yaşlı bireyler için genişletilmesi, işitme sağlığı uzmanları olarak öncelikli hedefimizdir. Dünya genelinde her 5 kişiden 1’i işitme kaybından muzdarip. Bu durumu göz önünde bulundurarak, çevremizdeki büyüklerimize dikkat etmemiz gerekmektedir. Herhangi bir belirti gözlemlendiğinde, en kısa sürede bir KBB hekimine başvurmak ve ardından odyolog ile işitme testi yapılması gerekmektedir. Türkiye Odyologlar ve Konuşma Bozuklukları Uzmanları Derneği olarak sloganımız, ‘Hayat Duyunca Güzeldir’ olarak belirlenmiştir.”

“`

Related Posts

‘Aile Sağlığı Merkezleri depreme hazır mı?’

Aile Sağlığı Merkezlerinin (ASM) depreme dayanıklılığına ilişkin açıklama yapan Birlik ve Dayanışma Sendikası Genel Başkanı Dr. Derya Mengücük, “ASM’leri merkeze alan hiçbir ciddi yeniden yapılandırma çalışması yapılmadı. Bu ihmalin faturası çok ağır olabilir” dedi.

‘Yetişkinlerde gıda alerjisi tedavi edilebilir’

Yeni yayınlanan bir bilimsel çalışma yetişkinlerde gıda alerjilerinin tedavi edilebileceğini öne sürdü. Direnci yükseltmek için gıdalar yoluyla düşükten yükseğe doğru çıkan miktarlarda alerjeni tüketmek yoluyla tedaviyi amaçlayan çalışma şimdiden umut vaat ediyor.

Ankara’da Sahte İçki Faciası: 105 Kişi Hayatını Kaybetti

(ANKARA) – Ankara’da son 2 ay içinde sahte içki nedeniyle hayatını kaybedenlerin sayısı 105’e yükseldi. Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen soruşturma kapsamında tutuklu sayısı ise 43 oldu. Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından …

İstanbul’da Polis Memuru İntihar Girişiminde Bulundu

İstanbul Emniyet Müdürlüğü’ne bağlı Spor Güvenliği Şube Müdürlüğü’nde görevli polis memuru U.M.N., beylik tabancası ile intihar girişiminde bulundu. Hastanede tedavisi devam eden polis memurunun bahis borcu yüzünden bunalıma girip intihara teşebbüs …

Her gün tükettiğimiz bu baharatlar yan yana gelince mide sağlığını tepetaklak ediyor

Bazı baharatlar tek başına şifa olsa da birlikte kullanıldıklarında mideye ciddi zarar verebiliyor. Uzmanlara göre, her gün soframızda yer alan bu iki baharatın kombinasyonu mide yanması, reflü ve hatta kanama riskini bile tetikleyebiliyor…

Bakıcı, 2 Yaşındaki Bebeği Darbetmekten Tutuklandı

Aydın’ın Efeler ilçesinde 2 yaşındaki bebeği darbettiği gerekçesiyle gözaltına alınan bakıcı tutuklandı. Adnan Menderes Mahallesi’nde yaşayan O.Ö.K. ve M.K. çifti, 2 yaşındaki kızları R.K’nin bakımı için yaklaşık 2 ay önce H.K. (63) ile anlaştı. Bir …