Hüseyin A.’nın, tecavüz iddiaları ve müstehcen fotoğraflarla ilgili açıklamaları da dikkatleri çekti.
Hüseyin A. “Benim evimde, benim yatağımda, 12 yıl boyunca…” diyerek yaşadığı şoku ifade etti.
Antalya’da bir otel mutfağında çalışan Hüseyin A., üç çocuk annesi olan eşi Ş.T. ile geçtiğimiz yıl ekim ayında anlaşarak ayrıldı.
Boşanmadan sonra, komşularının önerisi üzerine avukatı aracılığıyla Antalya 13. Aile Mahkemesi’nde babalık davası açtı.
Mahkeme, çocuklar E.A., H.A. ve E.A.’nın DNA testlerinin yapılmasını talep etti.
Biyoloji ihtisas dairesinin incelemesi sonucunda, Hüseyin A.’nın oğlu E.A.’nın biyolojik babası olduğu, ancak kızları H.A. ve E.A.’nın biyolojik babasının kendisi olmadığı sonucuna varıldı.
Hüseyin A., “Eşimle yıllardır anlaşamıyorduk” diyerek, boşanma kararını ve sonrasında yaşananları anlattı.
Komşusunun, “Senin kuzenin yıllardır senin evine girip çıkıyordu. Çocuklarına bir DNA testi yaptır” demesi üzerine harekete geçtiğini ve babalık davası açtığını söyledi.
DNA testleri sonucunda, 15 yaşındaki oğlunun kendisinden olduğunu, ancak 12 ve 9 yaşındaki kız çocuklarının biyolojik babasının kendisi olmadığını öğrendiğini ifade etti.
Eski eşine test sonuçlarından sonra çocukların babasını sorduğunda, “Senin kuzenin M.K.” cevabını aldığını belirtti.
Hüseyin A., yaşadıkları sonrasında ruh sağlığının bozulduğunu dile getirdi. “Eski eşim önce ‘Bana tecavüz etti’ dedi, ama 12 yıl dost hayatı yaşamışlar” diyerek, eşinin ve kuzeninin yıllarca evinde gizli bir ilişki yaşadıklarını ve bu durumun kendisini derinden etkilediğini anlattı.
Komşularının, kuzeninin eve sık sık geldiğini ve balkonda oturup kahve içtiklerini gördüklerini, ancak akraba oldukları için şüphelenmediklerini, boşanmadan sonra kendisine bu bilgileri verdiklerini söyledi.
Hüseyin A., çocuklarının şimdiye dek kendisini gerçek babaları olarak tanıdıklarını ve onlara sevgiyle babalık yaptığını ifade ediyor.
“Çocuklarımın hiçbir kabahati yok,” diyor ve ekliyor: “Eğer karşı taraf iddialarından eminse, DNA testi yaptırmaları gerekiyor. Çünkü burada çocuklarımın geleceği söz konusu. Ben biyolojik babaları olmasam da, onlara babalık ettim ve adaletten gerekenin yapılmasını bekliyorum. Onların geleceğini ve hayatlarını düşünüyorum. Soy bağının reddedilmesi, onları psikolojik olarak etkileyecek. Yıllarca verdiğim emeğin boşa gitmesini istemiyorum.”
Boşanma sürecinde çocuklarının kendisine gösterilmediğini ve onların annelerinin sözlerine göre hareket etmeye başladıklarını belirtiyor.
15 yaşındaki oğluna durumu açıkladığını ve şu anda kendisiyle yaşadığını söylüyor.
Hüseyin A. ayrıca, eski eşinin boşanma sürecinde kendisine ait özel fotoğrafları akrabalarına göndererek onu rencide etmeye çalıştığını iddia ediyor.
Hüseyin A. “Boşanma sürecinde eski eşim, telefonumdan aldığı özel fotoğraflarımı herkese gösterdi ve beni toplum içinde küçük düşürmeye çalıştı. Bu fotoğrafları bazı akrabalarıma WhatsApp üzerinden göndererek beni daha da zor durumda bırakmaya çalıştı. Bu konuda özel hayatın gizliliğini ihlal ettiği için suç duyurusunda bulundum,” diye ekliyor.