CHP’li Barut: Millete yasak, Saray ve çevresine hak mıdır?

CHP Adana Milletvekili Ayhan Barut, AKP eliyle büyütülen baskı, sansür, tutuklama, gözaltı ve soruşturmalara tepki gösterdi, halk iradesine darbe vurup hukuksuzluk ve zorbalık dayatanların mutlaka kaybedeceğini belirtti.

“SİZLER GİDECEKSİNİZ”

Halkın tüketim özgürlüğünü kullanarak son dönemde yaşanan vahim tabloya tepkisini özgürce gösterdiğini aktaran Barut, geçmişte AKP’li isimler ve Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın yaptığı boykot çağrılarını hatırlatarak, “Anayasal güvence altında olan ifade özgürlüğünü yok sayanlar, halk iradesine darbe vuranlar, halka parmak sallıyor. Baskı, sansür, tutuklama, dava ve soruşturmalarla susturacaklarını sanıyorlar. Millete yasak olan Saray ve çevresine hak mıdır? Halkın coşkun akan selini asla durduramayacaksınız. Asla boyun eğmeyeceğiz. Yılmayacağız ve yıkılmayacağız ama sonunda mutlaka sizler gideceksiniz” dedi.

“BASKI, SANSÜR VE DAYATMAYA HAYIR”

İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı ve CHP Cumhurbaşkanı Adayı Ekrem İmamoğlu ile çok sayıda belediye başkanının tutuklanmasının ardından halkın çok güçlü bir şekilde itiraz ettiğini vurgulayan Ayhan Barut, “Anayasal hakkını kullanan milyonları, büyük bir şiddet dalgasıyla gözaltına alıp tutuklayarak susturacaklarını sanıyorlar. Halk iradesine sahip çıkan milletimizi korku ve zorbalıkla teslim alacaklarını düşünüyorlar. Sözcü TV ve Tele 1’den Halk TV’ye halkın haber alma hakkı için yayın yapan basın kuruluşlarına ve gazetecilere herkese baskı, sansür ve davalarla adeta savaş açıyorlar. Bu korku iklimine de, halk iradesine yönelen darbeye de, baskı ve sansüre de, her türlü dayatmaya da teslim olmayız” diye konuştu.

“YANLIŞTAN VAZGEÇİN”

Halk iradesine sahip çıkan, karanlığa, zorbalığa, hukuksuzluğa va dayatmalara karşı çıkan milyonların boykot kararıyla beraber tüketmeme özgürlüğünü kullandığını aktaran Barut, “Şimdi de milyonların haklı tepkisini görüp yanlıştan vazgeçecekleri, halk iradesine saygı gösterip hukuka uyacaklarına çıkıp baskıyı daha da arttırmaya çalışıyorlar. Şimdi İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, boykot iradesini kullananlara yönelik, nefret ve halkı kin ve düşmanlığa tahrik suçlamasıyla soruşturma açıyor. Geçmişte AKP ve çevresince sıklıkla kullanılan, mesela Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın 2008 yılında Doğan Grubu’na karşı boykot çağrısı gibi gerçeklikleri görmezden geliyorlar. Hukuk önünde herkes eşittir. Halka parmak sallamaktan ve bu dayatmadan vazgeçin, halk iradesine saygı duyun” şeklinde konuştu.

Related Posts

Portekiz’de erken genel seçim: Halk yarın sandığa gidecek

Portekiz’de yaklaşık 10,8 milyon kayıtlı seçmenin oy kullanacağı erken genel seçim yarın yapılacak.

Bir çocuk can verdi, onlarca yaralı: Kolombiya’da korkunç saldırı

Kolombiya’nın kuzeydoğusundaki Catatumbo bölgesinde düzenlenen dron saldırısında 1 çocuk yaşamını yitirdi, 20 kişi yaralandı. El Tarra ve Tibu kasabalarında silahlı gruplar tarafından gerçekleştirilen saldırıda, yaralılardan bazılarının durumunun …

Selçuk Bayraktar ve Güler Sabancı’yı isyan ettiren çete çökertildi

Yapay zeka aracılığıyla ünlü isimlerin ses ve görüntülerini taklit eden ve bu yöntemle çok sayıda kişiyi yüz milyonlarca lira dolandıran çete çökertildi. Yaklaşık 500 milyon dolarlık vurgunda elde edilen paraların Kamboçya merkezli bir kripto para hesabına gönderildiği ortaya çıktı.

Resmi Gazete’de yayımlandı: Enerjide acele kamulaştırma kararları

Türkiye’nin çeşitli illerinde yapılacak enerji projeleri için bazı taşınmazlar acele kamulaştırılacak.

Uruguay’da 3 günlük yas ilan edildi

“Pepe” Mujica olarak bilinen José Alberto Mujica Cordano 13 Mayıs’ta, 89 yaşında hayatını kaybetti. Devlet Başkanı Yamandu Orsi tarafından imzalanan resmi kararnamede, “Eski Devlet Başkanı Jose Mujica’nın vefatı dolayısıyla 14, 15 ve 16 Mayıs …

PKK’nın fesih kararının ardından MİT devrede… Sözde liderlere izin yok!

Terör örgütü PKK’nın kendisini feshettiğini açıklamasının ardından Erbil ve Süleymaniye’de iki ayrı komisyon kurulacağı, açıklamanın göstermelik olup olmadığının denetiminin MİT tarafından yapılacağı ve terör örgütünün sözde yöneticilerinin aynı ülkede kalmasına izin verilmeyeceği öne sürüldü.